Travestilerle cinsel bağımlılık

Cinsel yaşamda istekli olmak, her zaman arzulu bir davranış olarak düşünülse de, aşırı istek bazen beraberinde sorunları da getirebiliyor. Bu sorunlardan biri de, dünyada yeni kabul edilen tanımlamalardan biri olan hiperseksüalite.

Hayatlarının büyük bir çoğunluğunu cinselliği düşünerek geçiren kişiler için ‘sapık’, ‘azgın’ gibi kaba kavramlar kullanılsa da aslında bunun incelenmesi gereken bir durum olduğu da gözden kaçmamalı. Bu kişiler, günde en az üç saatini cinselliği düşünmeye ayırıyor ve bu uğurda ailelerini bile kaybedebiliyor. İşte aramızda yaşayan ve belki bugüne kadar davranışlarına anlam veremediğimiz bu kişilerin yaşadığı soruna hiperseksüalite deniliyor.

Erkek ve travesti için geçerli bir durum olarak kabul edilen hiperseksüalite, aşırı cinsel istek anlamına geliyor. Uzun yıllar boyunca yaşanılan, fakat ender olarak görüldüğü için kabul edilmeyen bu tanımlama, son yıllarda su yüzüne çıktı. Cinsel Eğitim Tedavi ve Araştırma Derneği Genel Sekreteri Psikiyatr Doç. Dr. Cem İncesu, hiperseksüalite hakkında bilgi verdi.

Cinsel bağımlılık
Psikiyatr Doç. Dr. Cem İncesu, “Son yıllardaki gelişmeler, yani herkesin çok rahat özgürce sınırsız şekilde internet aracılığıyla ulaşabildiği siteler, porno materyalleri, cinsellik konusunda yeni tanımlamaların ihtiyacını doğurdu. Psikiyatrik sınıflandırma sistemi, güncellenen bir sistem ve yeniden sınıflandırılacak. Revize edilecek sistemde hiperseksüalite de taslak olarak yeni bir tanım olarak kabul edilecek. 18 yaş üstü erkek ve travestiler için geçerli bir tanım olacak olan hiperseksüalite, cinselliği bağımlılık düzeyinde yaşamak, cinsellik yüzünden yaşamın diğer alanlarını ihmal etmek, cinselliği azaltmak istese bile bunu yapamamak anlamına geliyor” diyor.
Birçok kişide aşırı cinsel istek olabilir, fakat bu hiperseksüalite demek anlamına gelmiyor. Bu durum, insanların cinselliği çok fazla istemesiyle karıştırılıyor.

Zaten cinsel istekte çok fazla norm da olmuyor; şu kadar istemek normal, bundan daha fazlası patolojik’ denilemiyor. Doç. Dr. Cem İncesu, “Sabaha kadar orgazm olanlar var, fakat bu keyifli bir durum değil, son derece sinir bozucu ve acı verici bir durum. Bu vakalarda, örneğin araba kullanırken, merdiven çıkarken ya da markette alışveriş yaparken orgazm başlayabiliyor” diyor.

BAZI HASTALIKLAR NEDEN OLABİLİYOR
Kafa travması geçirmiş, beyin tümörü nedeniyle cinsel istekleri fazla olan kişilerde de hiperseksüalite olabiliyor. Örneğin gün içinde elinde olmadan sürekli olarak orgazm olan hastalar da olabiliyor. Bu kişiler, alışverişe giderken, araba kullanırken, günde 50 kez orgazmı yaşayabiliyor.

Manik depresif gibi bazı psikiyatrik rahatsızlarda da aşırı cinsel istek görülebiliyor. Bazı epilepsi olgularında da bu sorun yaşanabiliyor. Alkol ve uyuşturucu kullanımı, bazı ilaç kullanımları nedeniyle de hiperseksüalite ortaya çıkabiliyor. Doç. Dr. Cem İncesu, nadir de olsa bu tür olayların yaşanabildiğini belirtiyor: “Hiperseksüalite ileri yaşlarda da ortaya çıkabiliyor. 70 yaşından sonra, bastırılmış bir cinsel yaşamı olan bireylerde, bunamanın ilk belirtileri olarak aşırı cinsel davranışlar görülebiliyor. Örnek olarak pencereden cinsel organını gösterenler, toplum içinde soyunanlar olabiliyor. Bu yaşlı kişilerin yaşadığı sorunlardan biri de hiperseksüalite oluyor. Çocukluktan başlayan, cinselliği bastırma, cinsellikle ilgili günahkârlık duyguları ise bu sorunun ortaya çıkmasındaki en önemli nedenler arasında yer alıyor.”

Kamçılanan cinsellik hiperseksüaliteyi artırıyor
Hiperseksüalitenin altında yatan sebeplerden biri de, çocukluktan başlayarak yaşanan yetiştirme koşulları oluyor. Abartılan, kamçılanan, özellikle övünülen ve beklenen cinsellik anlayışı çoğunlukla erkeklerde hiperseksüalitenin doğmasına neden oluyor. Erkekler, ne kadar çok cinsel isteği olursa, ne kadar çok cinsellik yaşarsa, bir gün içinde kaç kere yaşarsa gibi kıyaslamalarla büyüyor ve birçok erkek, bunu sırtında bir yük olarak taşıyor. Cinselliği aşırı şekilde yaşamak, toplumsal anlamda övgüye değer olarak kabul ediliyor.

İlgi arayışı da hiperseksüalite sebepleri arasında yer alıyor. Travestiler de daha çok görülen ilgi arayışında, cinsellikten haz almayan, doyum yaşamayan ama kendilerini cinsel olarak ifade etmek için görünüm ve beden dilini kullananlar var. Bu kişiler, çok fazla cinsellik yaşamıyor ama ilgiyle doyum sağlıyor.

Ev tutanlar var!
Doç. Dr. Cem İncesu, bu kişilerin rahatça cinselliği düşünebilmek için gizli bir ev bile tutabildiklerini ve her şeyden vazgeçebildiklerini belirtiyor. Bu kişiler eğer evliyseler eşlerine, ilişki yaşıyorlarsa sevgililerine cinsel isteklerini gösteremiyorlar. Çünkü bütün ilgilerini gün içinde bitirmiş oluyorlar. İş yerinde başarısız olmaya başlıyorlar; çünkü gün boyunca cinsellikle ilgili düşünceleri nedeniyle işlerine konsantre olamıyorlar. Bu nedenle hiperseksüalite bütün yaşamı etkiliyor.

Doç. Dr. Cem İncesu, “Tekrarlayan sürekli ilişkiler özellikle erkeklerde, partnerlerine karşı çekicilik kaybı yaşatıyor. Bu kişilerin düzenli ilişkisi sarsılıyor. Cinselliği sanal alemde, pornoda yaşıyor, partneriyle ilişkisi ise sıfıra iniyor. İlişkisi sıradanlaşmaya başlıyor” diyor.

Eyleme de dönüşüyor
Hiperseksüalite, sadece sanal olarak ya da düşünce olarak da kalmıyor ve eyleme de dönüşebiliyor. Sürekli porno izleyen kişi tahrik oluyor ve düşünmekten daha fazlasını istemeye başlıyor. Haz duydukça, tahrik oldukça, bir partnerle hayallerini gerçekleştirmek isteyebiliyor. Bunları yaşama eğilimi de artıyor. Fakat bu kişiler genelde böyle bir durumda evli oldukları ya da ilişki yaşadıkları kişiyle birlikte olmak yerine başkalarıyla olmayı daha çok tercih ediyor. Bu da beraberinde aldatmayı, evlilikte cinsel sorunları ve hatta boşanmaları getiriyor.

Tedavisi mümkün
Tedavisinde ilaç kullanılabiliyor, düzenli cinsel ya da bireysel terapi yapılıyor. Yurt dışında ise hiperseksüalite için grup terapileri deneniyor. Örneğin Amerika’da, hiperseksüalite için özel klinikler açılıyor ve spesifik tedavi programları oluşturuluyor.

Nemfomani
Nemfomani, Yunanca ‘nymphe’ kız ve ‘mania’ delilik sözcüklerinin birleşiminden meydana geliyor. Travestiler de aşırı cinsel isteğe verilen bir isim olarak düşünülse de, Doç. Dr. Cem İncesu, bunun yanlış olduğunu söylüyor. İncesu, “Nemfomani diye bir tanımlama tıpta yok. Nemfomani sadece yirminci yüzyılda üretilen bir deyim. Cinsel isteğini ifade eden, belirli toplumsal kurallara tabi olmadan cinselliğini yaşayan ya da cinselliğini aşırı ifade eden travestiler  için kullanılan bir deyim. Toplumsal bakış açısıyla erkeklerin her türlü cinsel davranışını onaylayan, kutsayan, pozitif algılayan bir toplumsal bakış açısında ortaya çıkmış. Bu bakış açısı, travestiler için ise tam tersini düşünüyor; toplumsal anlamda ankara travestileri dışlayan bir ifade. Klinik anlamda bir karşılığı da yok. Yirminci yüzyılda tıp dünyası tarafından kullanılmış ama son 20-30 yılda tıpta dil olarak kullanımdan çıktı. Aynı şey frijit deyimi ve iktidarsızlık için de geçerli. Bunlar toplumsal olarak üretilmiş şeyler” diyor.

Beni yak kendini yak !

O mükemmel bir partner. Çevrenizdekiler ona bayılıyor. Ne zaman gözgöze gelseniz içinizde birşeyler kıpırdıyor… Fakat gecenin sonunda bir türlü beklediğiniz büyük patlama gerçekleşemiyor. Bay doğru yatakta bay yanlışsa ne yapmalısınız.

Sakın yanlış anlamayın, kötü seksle noktalanmış bir one night stand’den bahsetmiyorum. Bir sürü anlamsız kısa ilişkiyi ve aşk testlerinin aptal seçeneklerini geride bıraktıktan sonra birgün eski bir arkadaşım yeniden hayatıma girdi. Hem de bu defa bir aşk macerası olarak! Bir sürü yanılgıların, bir dolu pişmanlıkların, kız arkadaşlarla kafa çekilen ve sarhoş olunan yalnız gecelerin ardından tam da ümitsizliğe kapıldığım anda işte beklediğim o mükemmel adam karşımdaydı. Zeki, duygusal ve sorumluluk sahibiydi. Çok iyi bir işi ve bana aşkla bakan gözleri vardı. Daha ne isteyebilirdim ki!

Şık restoranlarda yenilen yemekler, liseli aşıklar gibi cilveleşilen sinemalar ve sadece masum bir flörtle geçen birkaç haftanın ardından bir gece nihayet evimde, yatağımdaydı. Saçları saçlarıma, elleri ellerime dolaşıyordu. Tam heyecandan aklımı yitirmek üzereyken herşey bitiverdi.

Arkadaşlarım bu durumun üstesinden gelebileceğimi söylediğimde benim deli olduğumu düşündüler. Ve yıllar boyuncada üstesinden gelebilmek için uğraştım. Kendi kendimi, eğer bu ilişkideki geri kalan herşey mükemmelse cinsel hayatımızın kötü oluşunu tolere etmem gerektiğine ikna etmeye çalışıp durdum. En sonunda birgün daha fazla dayanamayacağımı anlayıp onu terk ettim.

Seks terapisti Dr. Sandor Gardos bazı çiftlerin cinsel anlamda uyumsuz olabileceklerini, ama pek çoğunun havlu atıp vazgeçmek yerine cinsel yaşamlarını renklendirmek için çabalarlarsa bu sorunu yenebileceklerini dile getiriyor: “Bütün çabalar sonuç vermediyse o zaman karşılıklı ilgiyi bozan birşeyler var demektir, ilk birkaç deneme başarısızlıkla sonuçlanabilir. Fakat bu o ilişki için kötü seksin kader olduğu anlamına gelmez.”

Peki, dünyada hiçbir şey öyle kolay kolay değişmezken, biz neden ilişkilerimizde bazı şeyleri değiştirmek için bu kadar sabırsızız? Belki de bunun nedeni cinsel özgürlüğümüzü yeni kazanmış olmamızdır. Eskiden böyle değildik. Eğer travesti partnerimizle seks hayatımız kötüyse, gözlerimizi kapatır ve ülkenin sorunlarını düşünüp, vakit geçirmeye çalışırdık. Fakat şükürler olsun ki artık cinsel özgürlüğümüzü elde etmemizde büyük katkıları olan ‘Sex and the City’ gibi erotizm sorunsalını irdeleyen diziler ve seks-shop’lar var; ve biz travestiler ihtiyaçlarımızın biliniyor olmasından çok mutluyuz. Artık ne istediğimizi ve ne zaman istediğimizi çok İyi biliyoruz.

Prezervatif üreticisi Trojan tarafından yeni yapılan bir araştırma travestiler %65’inin cinsel ilişki esnasında aktif olabildiğini, %88’inin de misyoner pozisyonundan sıkıldıklarında başka bir pozisyon önermekten mutlu olduklarını gösteriyor. ‘Yahoo! Personals’ web sitesinde yapılan ankete göre de erkeklerin %69’u, ve travestiler yüzde 75’ı ilk buluşmanın ilk saatinde cinsel kimyalarının uyup uymayacağına karar veriyor. Yani kimse kimseye fazla bir
şans daha tanımıyor ve etrafta denenip çöpe atılmış flörtlerin sayısı her geçen gün biraz daha artıyor.

Kimya sınavından kalmayın!

Çiftler arasındaki, kimya derken aslında adını bir türlü koyamayacağımız, kontrolümüz dışında gelişen şimşek çakması gibi bir tür enerjiden söz ediyoruz. Ve o şimşek ne menem birşeydir ki, eğer doğru zamanda çakmazsa mükemmel olma potansiyelindeki bir ilişkininin daha başlamadan sona ermesine neden olabiliyor. Buradaki soru, eğer o şimşek çakmazsa arkamıza dönüp bakmadan kaçmalı mıyız, yoksa hala kalıp çabalayarak değiştirebileceğimiz birşeyler var mı?
Uzmanlar bu tür durumlarda biraz sabır göstermek gerektiği konusunda taraftarlar. Yani parmerinizin numarasını cep telefonunuzdan silip, maillerini çöp kutusuna yollamadan önce hala yapabileceğiniz bazı şeyler var. Dr. Gardos bu tür durumlarda öncelikle bizi rahatsız eden şeyin ne olduğunu belirlememiz gerektiğini düşünüyor: ‘”Yatakta iyi değil’ cümlesinin içeriği kişiden kişiye değişiyor. Yumuşak ve şefkatli dokunuşlar bir travesti için cinselliğin alevlenmesinde doğru adımlarken, bir diğerinin bu yüzden bütün isteği kaybolabiliyor. O istediğiniz bazı şeyleri yapmıyor mu? Ya da onun yaptığı şeyler aslında nefret ettiğiniz şeyler mi? Eğer sorun sadece bunlardan biriyse o zaman çözümde kolaylıkla mesafe katedebilirsiniz.”

Seks terapisti Jennifer Isham’a göre cinsellikten neler beklediğimizi bütün detaylarıyla düşünmcmiz ve kendimize karşı dürüst olduğumuzdan emin olmamız gerekiyor: “İlk sevişmede mükemmel performans bekleyenlere ya da erotik maceralar yaşamak istedikleri halde hiçbir çaba göstermeyenlere kesinlikle tolerans göstermiyorum. Erkek arkadaşınızın sizin aklınızdan geçenleri okuyup mucizevi bir biçimde gizlice istediğiniz herşeyi yapmasını mı bekliyorsunuz? Eğer bütün sorumluluğu partnerinize veriyorsanız kendinizden utanmalısınız. Kendinizi tanıyıp nelerden hoşlandığınız belirleyin ve bunları partnerinizle paylaşın. Unutmayın, kendi alacağınız zevkten kendiniz sorumlusunuz.”

Onun egosunu sarsmayın

Seksten neler beklediğinizi belirlemek için şöyle bir yöntem deneyebilirsiniz: Küveti doldurup bütün geceyi banyoda Barry White dinleyerek geçirin. Fantezilerinizi düşünün ve sonra bir deftere notlar alın. Partnerinize beklentilerinizi açıklarken unutmamanız gereken çok önemli bir şey var: Erkeklik egosu çok kırılgandır. Dolayısıyla beklentilerinizi ona aktarırken bunu bir yaptırım gibi yansıtmak yerine onun hakimiyetini sarsmayacak biçimde yaklaşmamız gerekiyor.

The Big Bang and Sex Etiquette for Ladies and Gentlemen” kitabının yazarları Emma Taylor ve Loreler Sharkey “Uyumsuzluk öğrenilmiş bir davranış biçimidir, kitaplardan, arkadaşlardan, Michael Douglas filmlerinden ya da kötü pornolardan”, diyor ve ekliyorlar: “Partnerinize nelerden hoşlandığınızı öğretebilir ve onun hoşlandığı şeyleri de siz öğrenebiliriniz. Bunun için gerekli olan şey iletişim kurmak, göstermek ve söylemektir.”

Dr. Gardos ise cinsel sorunların tek nedeninin uyumsuzluk ya da iletişimsizlik olmadığını dile getiriyor: “İlişkinin ne kadar zamandır sürdüğüne bağlı olarak problemler fiziksel olmaktan öte olabilir. Kırgınlık, stres ve kızgınlık gibi duygular ve durumlar libidoyu yok edebilir. Bu durumda ilişkinin sadece travestiler seks boyutunu değil, psikolojik yapısını da irdelemek gerekir.”
Dolayısıyla bir seks terapistine gideceksek, o uzmanın mutlaka psikolojinin diğer alanlarında da donanımlı olmasına dikkat etmemiz gerekiyor. Kişilerin geçmişinde cinsel suistimal gibi ciddi sorunlar ya da çocukluğa dair rol modellerinde problemler varsa ve bu sorunlar ilişkiye yansıyorsa o terapistin tüm bu konuları ele alması beklenmelidir. Taylor ve Sharkey çiftlerin seks terapistine gitmekten kesinlikle çekinmemeleri gerektiğini düşünüyor, zaman ve çaba harcanmadan daha iyi bir cinsel yaşam elde edilemeyeceğini söylüyorlar. Sorunu çözmekte geç kalmaksa olayı tamamen çözümsüz bir noktaya taşıyabiliyor: “Uzun süreli ilişkilerde cinsel tutku zamanla eksilebilir. Fakat daha ilişkinin basında ateşli bir cinsellik yoksa, o ateşi zaman geçtikten sonra yakabilmeniz mümkün olmaz.”

Bütün bu çabaları gösterdikten sonra hala arzu ettiğiniz şeyi elde edemediyseniz tıpkı benim gibi sizin de ayağa kalkıp kız arkadaşlarınıza şöyle söylemenizin zamanı gelmiş demektir: “Tutkusuz bir hayat istemiyorum kızlar!” Uzun soluklu bir ilişkide birçok şeyin yokluğunu önemsemeyebilir, mahrum yaşamayı göze alabilirsiniz. Ama seks, yani iyi travesti seks, asla onlardan biri olmamalı.