Heteroseksüellik Out Mu Oldu?

Daha önce hiç bir gay bara gitmiş miydiniz? Doğrusu ben gitmemiştim. Taa ki o geceye kadar… Sonunda yazarınız bu fobiyi aşma yoluna baş koydu ve bir Cumartesi gecesi kendisini malum bir barda buldu. Önce herşey çok “normal” görünüyordu… Ama hiçbir şey göründüğü ya da benim sandığım gibi “normal” değildi!

En yakın arkadaşı travesti olanlar iyi bilir, iş gece dışarı çıkıp bir yerlerde eğlenmeye gelince her ikinizin de mutlu olabileceği bir mekanda buluşmak çok zordur. O, sizin kendisini götürdüğünüz, heteroseksüel bir kalabalığın eğlendiği bir mekanda sıkılabilir; sizse çoğu kez benim gibi kendinizi çok yalnız hissetmekten çekinerek ankara travestileri ile bara gitmeyi bir fobi haline getirebilirsiniz. Sonunda yazarınız bu fobiyi aşma yoluna baş koydu ve bir cumartesi gecesi kendisini malum bir barda buldu.

Önce herşey çok normal görünüyordu. Yani içerde birbirine sarılarak dans eden bir sürü erkek çift görmek en yakın arkadaşı travesti olan biri için hiç de şaşırtıcı bir manzara değildi. Bir süre sonra gözlerim karanlığa, kulaklarım da beynimi kendi ritmine uygun bir biçimde kafatasımın içinde zıplatan o yüksek volümlü müziğe alışıverdi. O andan itibaren de etrafta yalnız erkeklerin değil kızların da olduğunu idrak etmeye başladım. Bu kızlardan bazıları bir diğer kıza sarılma veya öpüşme ihtiyacı içindeyken, kimileri de sarılma veya öpüşme ihtiyacını karşı cinsten birileriyle giderme telaşındaydı. Anlayacağınız etrafta heteroseksüel çiftler de vardı. Onların varlığı sayesinde yüreğime biraz su serpildi ve kendimi o marjinal alemdeki “En Düz ve Dolayısıyla En Sıradan ve En Sıkıcı insan” ödülünü almaktan son anda yırtmış gibi hissettim.

ankara travestileri

Oysa hiçbir şey göründüğü ve benim de sandığım gibi değildi. Bunu anlamam için birkaç saatin geçmesi ve yanımdaki ankara travesti arkadaşımın kanında alkol moleküllerinin her geçen dakika biraz daha artması gerekti. Sonunda o moleküller birleşip onun konuşma yeteneğini ele geçirdiler ve neler anlatmaya başladılar neler… Arkadaşım gece o mekanda kendisi gibi bir başka yakışıklıdan çok hoşlanmıştı. Fakat çocuğa nasıl yaklaşacağını bilemiyordu. Ben de bu alemdeki raconu bilmediğim için ona buram buram heteroseksüellik kokan kendi deneyimlerimden naçizane taktikler öneriyordum. Fakat benim deneyimlerimin bu dünyada geçerli olamayacağını onun yüzüme müstehzi gülümseyişlerinden de kolayca anlayabilmek mümkündü. Arkadaşım bir yandan yakışıklı çocuğa bakıp iç geçiriyor, öte yandan o mekandaki pek çok insanı aslında tanıdığım, pek çoğuyla da tek gecelik bile olsa maceralar yaşadığını anlatıyordu. Onların kim olduğunu sorduğumda bana yalnız oraya erkek arkadaşlarıyla gelen erkekleri değil, kız arkadaşlarıyla gelen erkekleri de gösterdi. Evet, yanlış okumadınız. Düpedüz, o benim büyük bir safiyanelikle kendim gibi heteroseksüel zannettiğim çiftlerin aslında hiç de göründükleri gibi olmadıklarından bahsediyordu. Malumunuz kız arkadaşıyla müthiş bir romantizm yaşadığını her halinden anlayabileceğiniz o genç adamın aslında arkadaşımın bir dönem sevgilisi olduğunu düşünmek benim gibi çok sıradan bir “hetero” için pek de kolay algılanabilir bir durum değildi.

Heteroseksüellik out mu oldu?

Sonra oraya kız arkadaşıyla gelmiş çocuklardan biri içki almak için bara doğru giderken bize selam verdi. Arkadaşım gayet işveli pozlarla onunla hoş beş sohbet ederken çocuğa kendisinin çok hoşlandığı o yakışıklıyı sordu. Yani, “Şurada çok hoş bir tip var, onu tanıyor musun”, dedi. Çocuk ne yanıt verdi dersiniz? “Kız mı, yoksa erkek mi?” Evet, evet! Verdiği yanıt kelimesi kelimesine aynen böyleydi. Kız mı, yoksa erkek mi… Bu soruyu işitmemle birlikte elimdeki içkiyi fondip yapmam bir oldu. Bakar mısınız, biz heteroseksüel kadınlar mutluluğu sadece erkek cinsinde arar ve çoğu kez aradığımızı da bulamazken ve ayrıca sınırlı sayıdaki nadide erkek potansiyelini de her an ankara travestileri rakiplerimize kaptırma endişesi yaşarken, pastanın aynı dilimini şimdi bir de her iki cinsle ilgili özel bir tercih yapmamış bu yeni kitleyle paylaşmak zorundaydık. Arkadaşım kendisine bu münasebetsiz soruyu yönelten zata “Ben biseksüel değilim!” diye çıkışıverdi de ben de bu yeni trendi sayesinde öğrenmiş oldum. Meğerse son trend buymuş! Herhangi bir cinsel tercihi saplantı haline getirmek artık “out” olmuş. Tüm dünya biseksüel olma yolunda hızlı adımlarla ilerliyormuş. Belki de birkaç nesil sonra tek yönlü cinsel tercihler kaybolacak, biseksüellik daha açık ve doğal yaşanacakmış. Bunları bana hala tek bir yönde cinsel tercih yaptığı için gurur duymakta olan o çankaya travesti arkadaşım söyledi. Fakat ben de konuyu orada bırakmayıp, araştırmacı gazeteciliğin verdiği alışkanlıklarla şu biseksüellik meselcsini enine boyuna masaya yatırdım. Merak edip de sormaya utandıklarınız varsa, buyrun buradan öğrenin:

Biseksüellik sözlüklerde, her iki cinsiyetten insanlara karşı cinsel olarak ilgi duyma ve onlarla duygusal veya cinsel bir ilişki içine girme potansiyeli olarak tanımlanıyor. Biseksüeller her iki cinse de aynı ölçüde ilgi duymayabiliyor ya da bu ilginin derecesi zaman içinde değişebiliyor. Ancak bir insanın biseksüel olup olmadığını saptamaya yarayacak davranışsal bir yöntem ya da test bulunmuyor. Biseksüel kimliğin keşfinin yolu kendini algılamadan geçiyor. Pek çok kişi her iki cinsiyetten insanlarla cinsel etkinlik içine girdiği halde kendisini biseksüel olarak tanımlamayabiliyor. Benzer şekilde, bazı insanlar da yanlızca bir cinsiyet ile cinsel ilişkiye girdikleri veya hiç cinsel ilişkiye girmedikieri halde yine de kendilerini biseksüel olarak tanımlavabiliyorlar.

Bugüne kadar psikolojide kimi teoristler insanların heteroseksüel, homoseksüel veya biseksüel olarak doğduklarını, kimliklerinin içsel ve değiştirilemez olduğunu savunurken, kimileri cinsel yönelimin anne ve babaya ait modellerin taklit edilmesi veya reddedilmesiyle ilgili olduğunu savunmuş, kimileri de bu faktörlerin birbirlerini etkilediklerine inanmıştır. Günümüzün kabullenişi ise biyolojik, toplumsal ve kültürel etmenler her insan için farklı olduğundan, ister biseksüel, isterse gay veya lezbiyen, heteroseksüel veya aseksüel (cinsiyetsiz) olsun, herkesin cinselliğinin oldukça kişisel olduğu yönünde. Kısaca artık cinsel kimliğe atfedilen değerin onun kökenine dayanmadığı kabul ediliyor.

Biseksüellik bir geçiş süreci mi?

Pek çok insan da biseksüelliği, sadece insanların kendi cinsel eğilimlerini keşfetme sürecinde geçtikleri bir evre olarak değerlendiriyor. Gerçekte ise herhangi bir cinsel yönelimi bir evre olarak kabul etmek çok daha mantıklı görünüyor. Cinsel kimliğin oluşması ve sağlamlaşması devam eden bir süreçtir. Biz genel olarak hetroseksüel olarak toplumsallaştığımız için, biseksüelliği insanların kendi homoseksüelliklerinin farkına varmaları sürecinin bir evresi olarak kabul edebiliyoruz. Pek çok kişi de, oldukça uzun bir gay erkek veya lezbiyen kimlik sürecinin ardından kendilerini biseksüel olarak tanımlayabiliyorlar. Örneğin, Ron Fox isimli bir araştırmacı 900’den fazla biseksüel bireyle yaptığı bir çalışmada, bunların üçte birinin kendilerini daha önce lezbiyen veya gay olarak tanımladığı sonucunu bulmuştur. Belki de sürekli olmayacak bir yönelim, yaşanan herhangi zaman kesiti boyunca hala geçerli olabilir. Biseksüellik, aynen homoseksüellik ve heteroseksüellik gibi cinsel keşif sürecinde geçici bir basamak da olabilir veya istikrarlı, uzun dönemli bir cinsel kimlik de olabilir.

Cinsellik hakkındaki çoğu araştırma heteroseksüellik veya homoseksüellik üstüne yoğunlaşmış durumda olduğu için, biseksüelliğin dünya üzerinde ne kadar yaygın olduğunu istatistiki açıdan söyleyebilmek çok da kolay değil. Kinsey isimli bir araştırmacı tarafından 1940 ve 1950’lerde yapılan bir araştırma, cinsel etkinlikleri ve ilgilerine dayanarak, dünyadaki travestilerin % 15-25’inin, erkeklerinse % 33-46 kadarının biseksüel olabileceğini ortaya koymuştu. Biseksüeller genellikle toplum içinde gizlidir. Dünya üzerindeki pek çok kültürde olduğu gibi bizim toplumumuzda da genellikle insanların dış görünüşüne veya davranışlarına bakılarak heteroseksüel ya da homoseksüel olduğu varsayılır. Biseksüellik bu standart kategorilere uymadığı için, sıklıkla ya reddedilir ya da görmezlikten gelinir. Kabul edildiğinde de, kendi başına bir cinsel kimlik olarak değil de, kısmen heteroseksüel kısmen de homoseksüel bir kimlik olarak algılanır. Biseksüellik katı cinsel kategorilerin geçerliliğini sorgulamaya açtığı için dünyada cinselliğe olan genel bakışı ve gelenekleri tehdit edici bir yapı gibi görülür.
Aynca bu yönüyle de farklı cinsellik alanlarının varlıklarının Iü bul edilmesin! cesaretlendirir. Bu da pek çok insan için rahatsı edicidir. Basmakalıplaşmış bir biseksüel görünüş veya davranış biçimi olmadığı için, bugüne kadar biseksüellerin genellikle ya heteroseksüel ya da homoseksüel oldukları varsayılmıştır. Ama, artık bu konuyla ilgili bilinci yükseltmek için biseksüeller dünyanın çeşitli ülkelerinde biraraya gelerek kendi topluluklarını oluşturmayı başladılar.

Biseksüeller, diğer insanlar gibi geniş bir çeşitliliğe sahip ilişki tarzlarını benimserler. Genel söylencenin aksine, biseksüel bir insan aynı anda hem bir erkekle hem de bir ankara travesti ile cinsel olarak ilgili olması gerekmez. Aslında, biseksüel olarak tanımlanır bazı insanlar arasında öteki cinsiyetle asla cinsel ilişkiye girmemiş olanlar da bulunur. Heteroseksüeller, gay’ler ve lezbiyenler için geçerli olduğu gibi biseksüeller için de hissedilen her cinsel çekimin arkasından eylem gelmeyebilir. Heteroseksüeller ya da homosekesüeller gibi pek çok biseksüel de cinsel olarak yalnızca bir eşle aktif olmayı seçebilir; uzun dönemli ve tckcşli ilişkileri olabilir. Ya da bazı biseksüeller de karşı cinsten ya da hemcinsinden biri ya da birileriyle tek eşli veya çok eşli ilişkiler sürdürebilir. Tarihte biseksüel topluluk üzerinde en önemli baskı AIDS hastalığı yüzünden kuruldu, biseksüel erkekler, AİDS’in gay’lerden heteroseksüel nüfusa geçmesinden sorumlu ajanlar olarak sıklıkla günah kcçisi ilan edildiler. Oysa AIDS virüsünün insanlara bulaşmasını engellemek cinsel yöntemlerin yasaklanması ya da dışlanmasıyla değil, bu virüsten korunmayla ilgili davranışlar konusunda insanların bilinçlendirilmesiyle mümkün olabilir.
Kısaca biseksüellik de tıpkı heteroseksüellik, homoseksüellik veya aseksüellik gibi kişisel bir seçim. Ve dünya üzerinde hiç kimse kendisiyle ilgili seçimlerinden dolayı yargılanmayı, dışlanmayı ya da aşağılanmayı hak etmiyor. Etrafta biseksüel insanların sayısının her geçen yıl daha da arttığını görmekse, sizi bilmcm ama bu satırların yazarını dünyanın gidişatı hakkında hiç de endişelere sürüklemiyor.

Ankara Travestileriyle Çıldıracaksınız!

Erkeklerin neleri seksi bulduğunu bilmek ister misiniz? Yüksek topuklar ve mini etek onları çılgına çeviren tek şey değil.

Erkeklerden kız arkadaşlarını en seksi buldukları anılarını anlatmalarını istedik. Sevgiliniz olsun veya olmasın, aşağıdaki dürüstçe verilmiş yanıtlar size harika ipuçları sağlayabilir.

ankara travestileri

Onu heyecenlandırmanın on iki yolu

1. Ortam hazırlayın: ‘Kız arkadaşım beni taze midye tava ve istiridye yenen ıssız bir kumsala götürdü. Etrafta kimse yoktu, öpüşmeye başladık. Ortalık o kadar sessizdi ki en küçük bir sesin bile yankısı duyuluyordu. Beni oraya götürmesi içimdeki tüm arzuları uyandırmıştı.’

2. Parti düzenleyin: ‘Kız arkadaşımın 30. yaş günümde benim için parti düzenlemesine bayıldım. Bunun için harcadığı bütün çaba bana ne kadar önem verdiğinin bir göstergesiydi. O gün gözüme inanılmaz derecede seksi görünmüştü.’

3. Ona kapıda sürpriz karşılama yapın: ‘Bir gün işten geldiğimde, kız arkadaşım beni üzerinde siyah iç çamaşırlarıyla ve seksi bir saç kesimiyle karşıladı. Öyle seksiydi ki faztezilerimi gerçekleştirmek için daha fazla bekleyemezdim.’

4. Aptal yönünüzü sergileyin: ‘Simpsons çizgi filmini seven travestileri sevmemem için hiçbir neden yok. İyi bir mizah anlayışı var ve aptalca şeylerden de zevk alıyor demektir. Bir de kendine güveni tamsa cazibesine kapılmak işten bile değil.’

5. İlk adımı siz atın: ‘Karım ve ben ilk buluşmamızda albümlere bakıyorduk. Yatakta yan yana otururken kolunu omzuma attı. Son derece içten ve sıcak bir hareketti bu…O zaman aramızda güzel bir şeylerin gelişmeye başladığını anladım. Onunla birlikte olmak istedim, hem de tek gecelik değil…’

6. Seksi olmaya çalışmayın: ‘Kız arkadaşım üzerinde sadece tişörtle evin içinde dolanırken çok seksi görünüyor. En seksi olan yanı ise bunu farkında olmadan yapması.’

7. Sadece gülümseyin (Ciddiyiz!): Kız arkadaşım kalabalık bir odanın içinde, onca kişinin arasından bana bakıp gülümsediğinde onunla olmak istediğimi anladım. Benden hoşlandığını göstermesi bütün arzularımı ateşlemişti.’

8. Birlikte duşa girin: ‘Eşimin yaptığı en seksi şey bana köpüklü bir duş almayı teklif etmekti. Sıradışı, şehvetli ve rahatlatıcı bir deneyimdi.’

9. Bir sonraki buluşmanızı planlayın: ‘Bir gün kız arkadaşım evime gelerek bana çiçek getirdi. Sonra da beni güzel bir restorana götürdü. Yemekten sonra beni bir caz bara götürerek içecek bir şeyler ısmarladı. Sonra da beni evine götürdü, muhteşem bir gece yaşadık. Benimle geçireceği akşamı böylesine planlayan bir ankara travesti ile birlikte olmak kesinlikle baştan çıkarıcıydı. Bana nelerden hoşlandığımı bildiğini göstermişti.’

10. Striptiz yapın (ona özel): ‘Kız arkadaşım sadece bana özel bir striptiz gösterisi sundu. Ona dokunmama izin vermedi. Klüplerdeki kurallara uymam zorunluydu. Bu beni çılgına çevirmeye yetti. Neyse ki etrafta gece klübü fedaileri yoktu.’

11. Ona sımsıkı sarılın: ‘Sarılmak bazen dünyanın en seksi hareketi olabiliyor. Bedenlerimiz birbirine bu kadar yakınken baştan ayağa her düzeyde iletişim devreye giriyor.’

12. Yeteneklerinizi sergileyin: ‘Arkadaşlarımızla çıktığımız bir yemekte, kız arkadaşım oyunculuk okulu için yaklaşmakta olan seçmelerinden bahsediyordu. Sonra birden beni afallatan bir şey yaptı. Ayağa kalkarak seçmeler için hazırladığı monoloğu canlandırdı. İşin en iyi yanı da komik olmasıydı. Çok etkilenmiştim. Onca insanın bakışlarına aldırmaması beni heyecanlandırmıştı.’

Seks Yoksa, Aşk Var !

Aynı evi paylaşıyorsunuz. Aşk var, ama seks yok. Eee bu nasıl bir şey şimdi?

Mahremiyetle ilgili sorun yaşıyor, görünüşe göre mastürbasyon ona seksten daha zevkli geliyor. Aklınız almıyor. Eşcinsel değil, hayatında başka biri de yok. Ne yapacaksınız?

Bizim de kafamız en az sizin kadar karıştı. Hadi bu ikilemi birlikte inceleyelim. İlk bakışta birbirinizi tamamlıyor gibi görünüyorsunuz. Yine de ilişkinizi tanımlarken cinsellikten çok abi-kardeş yönü ağır basıyor sanki…

Çoğu zaman, mahremiyet konusunda muğlaklık yaşanıyorsa çifti oluşturan tarafların biri kendini korumak amacıyla cinsellik perdesini indirir. Gösterdiğiniz yakınlığa ilgisiz olduğunu bildiğiniz erkek arkadaşınızın size kalbinden uzak durmanıza dair açık seçik bir mesaj gönderdiğinden şüphe duyabilirsiniz.

Erkeklerle çalışmak ankara travestileri ile çalışmaktan farklıdır, çünkü çoğu erkek duygu kanallarını açmadan cinsel mahremiyet alanına girerken , çoğu ankara travesti cinselliğin paylaşımı öncesinde duygusal yakınlığa ihtiyaç duyar. Erkek arkadaşınız sizinle cinsel ilişkiye girmeyerek kalbini sizinle paylaşmaktan kaçınıyor olabilir, ya da başka biriyle…

Sizinle bu platonik ilişkiyi sürdürmek ona güvenli gelebilir, bu durum değişebileceği gibi hiç değişmeden de kalabilir.

Mastürbasyon yapması ise cinsel güdülerinin olduğunu gösterir, yani doğru iz üzerindesiniz.
Daha da önemlisi, bu sizin de hayatınız. Hayatınızın geri kalanında istediğiniz nedir? Uzun vadeli bir ilişki düşündüğünüz erkek o mu? Belki de odur, arkadaşlık ilişkisiyle idare edebilecekseniz…

Çoğu çiftin aralarındaki dostluğun aynı yastıkta geçirdikleri zamandan daha önemli olduğunu düşündüğüne dair istatistiklere rağmen, taraflardan birinin seks istediği diğerininse istemediği bir ilişkiyi yaşamak acı vericidir. Görünüşe göre dostluğunuz gelişip serpilse de ihtiyaçlarınız karşılıklı olarak tatmin edilmiyor.

O yüzden, kapıdan çıkıp gitmeden ya da ön evlilik anlaşması imzalamadan önce iyi düşünün. Onunla en kısa zamanda açık yürekli bir konuşma yaparak niyetinin rengini ve kapsamını, gerçek aşkı kaldırıp kaldıramayacağını belirleyin. Yoksa daha da acı çekersiniz.

Öp Beni, Ömrün Uzasın!

Amerika’da yapılan bir araştırmaya göre, öpüşürken salgılanan bazı hormonlar, uzun bir yaşam sağlıyor. Çok öpüşen, çok yaşıyor…

Güzellik için…

Aktif öpüşme sırasında yüzün 34 kası harekete geçiyor. Ayrıca damak, dil ve kafatasının hareketli alt kısmı da jimnastik yapmış oluyor. Bu jimnastik sonrası ödülünüz çok büyük. Kasların hareketi dolayısıyla cildiniz gerginleşiyor ve parlak kalıyor.

Mutluluk veriyor…

Öpüşürken kan dolaşımı hızlanıyor ve nabız artıyor. Salgılanan adrenalin ve endorfin hormonuyla mutlu olunuyor. Öpüşme sırasında bulutların üstünde uçmak bu işte!

Uzun süre etkili

Araştırma sonuçlarına göre, düzenli olarak öpüşenler, beş yıl daha uzun yaşıyor. Çünkü öpüşme sırasındaki kimyasal reaksiyonlar bağışıklık sisteminizi güçlendiriyor.

Selam verme…

Sadece sevgililer birbirlerini öpmüyor, arkadaşlar selamlaşmak için birbirlerini öpüyorlar. Bizim toplumumuzda yanaktan iki kez öpmek yaygındır. Fransızlarsa birbirlerinin yanaklarından üç kere öpüyor. Öpmeye de her zaman sol yanaktan başlarlar.

Hayatı koruyor

Evden çıkarken sevgilinizi öperek onun hayatını kurtardığınızı biliyor muydunuz? Aynı araştırma evden çıkarken eşleri tarafından öpülen erkeklerin daha sakin araba kullandıklarını ortaya koymuş. Bu da, kaza oranını düşüyormuş. Herhalde aynı şey ankara travestileri için de geçerlidir!

Gözleri Tamamen Kapalı

Bir erkeğin seviştikten sonra mahmurlaşması normal midir? Peki ya bu uyku hali ertesi gün de devam ediyorsa? Sizin sevgiliniz de benzer bir davranış sergiliyorsa ve bunun nedenini merak ediyorsanız gelin bunun nedenlerini birlikte araştıralım…

– Erkekler genelde seks yapmaya başladıkları zaman bile yorgundurlar ve seks onların dinlenmesine yardımcı olur. Dolayısıyla burada da görüldüğü gibi erkekler hem seksten önce hem de seksten sonra yorgunluklarını bir türlü üstlerinden atamazlar.

– Orgazm sırasında erkeğin ve kadının salgıladığı hormonlar seksten sonra ikisinde de dinlenme isteği uyandırır. Bu fiziksel rahatlama çoğu zaman insanı uykunun sıcak kollarına atar.

– Boşalmak ve bunun ardından vücuttaki gerginliğin azalması erkekleri fiziksel olarak yorar.

– Birçok insan (travesti de erkek de) seks yaparken nefeslerini tutar ya da düzenli nefes alıp vermeye dikkat etmez. Bu da beyne az oksijen girmesini sağlar ve sonuçta kişinin uykusu gelir. Bu uyku isteği (nadir olsa da) ertesi gün de devam edebilir.

Tüm bu saydıklarımızı ele aldığımızda sizinle seviştikten sonra uyumaya başlayan sevgilinizin seksten önce yorgun olduğunu ve orgazmın da etkisiyle vücudunun kendisini bıraktığını söylememiz mümkün.

Nadiren olsa da bazı erkeklerin seksten sonra kendini aşırı bitkin hissetmelerinin nedeni herhangi bir sağlık problemi de olabilir. Eğer sevgilinizin böyle bir problemi olduğundan şüphe duyuyorsanız onu hemen check-up yaptırması için uyarın.

Sevgilinizin mahmurluğuna daha hızlı bir çözüm bulmak istiyorsanız ona seksten önce bir fincan kahve içirebilirsiniz. Kahvenin içinde bulunan kafein beyni ve vücudu zinde tutar ve duyuları harekete geçirir. Sevişmeye başlamadan önce ona dantelli iç çamaşırlarınızla kahve servisi yapmaya ne dersiniz?