Canınız hiç seks yapmak istemiyor hatta son günlerde aklınıza seks gelmiyorsa, libidonuz yerlerde sürünüyor demektir. Günlük hayatınızda yapacağınız birkaç küçük düzenlemeyle ateşli günlerinize geri dönebilirsiniz!
1- HAFTA SONLARINI EVDE UYUYARAK GEÇİRİYORSUNUZ
Eğer cumartesi ve pazar sabahlarınızı uyuyarak geçirmeyi düşünüyorsanız, libidonuzun yerlerde sürünmesine pek de şaşırmamak lazım. Uyku uzmanı Dr. Michael Breus, uykusuzluk çeken kişilerin vücutlarının türlü problemler yaşayabileceğini belirtiyor. Yatağa bir gece 23:00’te girerken ertesi gece sabaha karşı 03:00’te yatıyorsanız, vücudunuzun tüm dengesini bozabilirsiniz. Uykusuzluk problemi yaşamanın sonucunda da hormonlarınızın seviyesini düşürerek libidonuzun azalmasına yol açabilirsiniz.Bu hain bir kısır döngüdür. ‘Yorgun Bir Kadının Tutkulu Seks Rehberi’ (A Tired Woman’s Guide to Passionate Sex) isimli kitabın yazarı Laurie Mint, uykusuzluğun kortizol adı verilen stres hormonunu artırdığını, bunun da testosteron seviyesini iyice aşağıya çektiğini bildiriyor. Hafta sonu katıldığınız çılgın partileri kaçırma pahasına da olsa, eğer seks hayatınızın eskisi kadar ateşli ve tutkulu olmasını istiyorsanız, tutarlı bir uyku düzenine sahip olmalısınız. Bu arada hem travestilerin hem de erkeklerin testosteron seviyeleri genellikle sabah saatlerinde en yüksek seviyelerine ulaşır. Erkek arkadaşınızla beraber olduğunuz hafta sonları daha erken uyanarak kolayca havaya girebilirsiniz.
2- VÜCUT ÖLÇÜLERİNİZE FAZLASIYLA TAKILIYORSUNUZ
Sürekli kalçanızın ne kadar büyük olduğunu söylemek veya ayna karşısında saatlerce bel bölgenizdeki yağlara bakmak içinizdeki seks dürtüsünü kolayca yok eder. Psikiyatrist ve seks terapisti Barbara Bartlik, kendinizi erkek arkadaşınızın bakış açısından değerlendirmenizi tavsiye ediyor. Böylece sizin kusur olarak gördüğünüz fiziksel özelliklerin erkek arkadaşınıza çekici gelebileceğini fark edebilirsiniz. Erkekler televizyonda gördükleri kusursuz vücutlu travestileri çok beğenseler de, gerçek hayatta muhteşem bir seks hayatının kusursuz vücutlarla bir ilgisi yoktur. Seks sırasında kendinizi, vücudunuzun nasıl göründüğünü düşünürken yakalarsanız hemen durun. Onun yerine vücudunuzun ne hissettiğine ve sevgilinizin size nasıl bir tutkuyla dokunduğuna odaklanmayı deneyin. Nefes alıp verişine ve vücutlarınızın birbiriyle olan uyumuna odaklanarak tutkulu bir sevişme yaşayabilirsiniz.
3- DOĞUM KONTROL HAPI KULLANIYORSUNUZ
Çoğu kadının doğum kontrol hapına başlamaları; bir ilişki içinde olmaları ve sevgilileriyle her an seks yapabilme isteğinden kaynaklanır. Ancak bu hapların nadir bilinen yan etkilerinden biri de libidoyu düşürmeleridir. İlaçların içeriğinde bulunan östrojen ve progesteron karışımı, seks güdünüzü besleyen testosteron hormon seviyelerinde hızla azalmaya neden olabilir. Eğer kullandığınız doğum kontrol hapının libidonuzu etkilediğini düşünüyorsanız mutlaka jinekologunuza danışın. Size farklı kombinasyonlara sahip ve bünyenize daha uygun başka bir ilaç önerebilir.
4- DÜZENLİ OLARAK EGZERSİZ YAPMIYORSUNUZ
Eğer tüm fiziksel aktivitelerinizin toplamı masa başından arabanıza, oradan da evdeki rahat koltuğunuza yürümekten ibaret ise, seks konusunda isteksiz olmanız pek de şaşırtıcı değil. Bu durum vücudunuzun her bölgesine pompalanan kan akışını yavaşlatır. Genel olarak bitkin hissetmenin haricinde kendinizi sevgilinizin kollarına atacak enerjiyi bile bulamamanıza neden olur. Herhalde bu problemin çözümünü kolayca tahmin edebilirsiniz; harekete geçin! İster bilinen kardiyo hareketlerini uygulayın, ister öğle tatilinde ofisinizin çevresinde birkaç tur yürüyün.Hareket ederek kan akışınızı hızlandırıp enerji seviyenizi artırabileceksiniz. Bu, yataktaki performansınızı da iyi yönde etkileyecek. İşleri bir adım daha yukarı taşıyabilir ve sevgilinizle beraber uygulayabileceğiniz bir egzersiz programı hazırlayabilirsiniz. İşten sonra spor salonunda buluşun, bir tırmanma veya spinning dersine katılın. Her ikiniz de zevk artırıcı hormon olan endorfinle dolup taşacak ve spor bitiminde birlikte duş almak için yanıp tutuşacaksınız.
5- AKŞAM YEMEKLERİNİ GEÇ SAATTE YİYORSUNUZ
Günün en önemsenen öğününü akşam saat sekizden sonra yemek, seks isteğinizin azalmasına yol açar. Bunun birkaç farklı sebebi var. Öncelikle dolu bir yemek tabağını hazmetmek oldukça fazla enerji gerektirir. Bu nedenle de vücudunuz kanın normalden fazlasını midenize pompalayarak cinsel organlarınızı beslemeyi bırakır. Neler ve ne miktarda yediğiniz de libidonuzu etkileyen önemli faktörler arasındadır. Akşam yemekleri (özellikle bu saatlerde sosyalleşen çalışan kesime üyeyseniz) genellikle yağ oranı yüksek ve karbonhidrat içeren yiyeceklerden oluşur. Ancak bu tarz ağır yemekler sizi ağırlaştıracak ve kolayca uykunuzu getirecektir.
İşte bu noktada yapmanız gereken porsiyonlarınızı ufak tutmak ve akşam yemeğinizi saat 20:00’den önce yemek olacak. Yani sevgilinizle ateşli saatler geçirmeyi planlıyorsanız, aksiyona geçmeden en az birkaç saat önce yemeğinizi yemiş olmanız şart. Ayrıca tabağınızın yanında duran yağ potansiyeli yüksek yiyeceklerden de kaçınmalısınız. Tüm bu önerilerimizi dikkate alırsanız yemekten sonra kendinizi hafif, enerji dolu ve sevişmeye hazır hissedeceksiniz.
6- FAZLASIYLA İÇKİ İÇİYORSUNUZ
Birkaç kadeh alkollü içki başlarda kendinizi girişken hissetmenizi sağlar. Ancak birkaç saat içinde üçüncü veya dördüncü kadehinizi yudumluyorsanız eve gidip yatağa yattığınızda o kendine güven hissinden eser kalmaz. Psikoterapist Jenn Berman, alkolün yatıştırıcı özelliklerinin tepkilerinizi yavaşlattığını ve sonuçta orgazm olmakta zorlanmaya sebep olduğunu söylüyor. Dışarı çıktığınız gecelerde içkiyi bir-iki kadehle sınırlayın ve yavaş yavaş yudumlayın. ‘Kendine Güvenen Lider’ (The Confident Leader) isimli kitabın yazarı Larina Kase, alkol alınan bir ortamda 45 dakika bulunan ve az içki tüketen bir kişinin de en az sarhoş olan arkadaşları kadar çok eğlenebileceğini belirtiyor. Bunun yerine erkek arkadaşınızla flört etmek için daha fazla zaman harcarsanız, alkolün libidonuzu negatif yönden etkilemesini de engellemiş olursunuz.
7- YATMADAN ÖNCE HABERLERİ SEYREDİYORSUNUZ
Stres ve seks birbirlerine zıt iki terimdir. Her ne kadar sizi kişisel olarak etkileyen faktörlerin farkında olsanız bile, televizyonda izlediğiniz haber bültenlerinin de sizi strese soktuğunu fark etmiyor olabilirsiniz. Günü, işlenen suçları, ekonomik krizin yarattığı problemleri veya doğal felaketleri izleyerek bitirmek, sonunda yatak odanıza vardığınızda kafanızı boşaltmanızı zorlaştırır. Kafanızda biriken bu meseleler sizi yalnızca zihinsel değil fiziksel olarak da yorar. Stresli olduğunuzda vücudunuz daha fazla stres hormonu salgılamaya başlar. Bu da testosteron seviyelerinin düşmesine sebep olur.
Mintz, vücudunuzun stres seviyesi konusunda bir ayrım yapamadığını, küçük problemlerden uluslararası sorunlara kadar her tür konunun üzerinizde kolayca stres yaratabileceğini belirtiyor. Bu nedenle gece, haberleri seyretmekten veya internette haber kaynaklı sitelerde dolaşmaktan kaçının. Bunun yerine yatmadan önce günün üzerinizde yarattığı gerginliği yatıştırmak için ılık bir duş alabilir, sevgilinizden bacaklarınıza nemlendirici krem sürmesini isteyebilir veya aklınızı boşaltacak hafif bir romandan birkaç sayfa okuyabilirsiniz.
* Saçma gibi gelse de bazen seks güdünüzü geri kazanmanın tek yolu, seks yapmaktan geçiyor olabilir. Bu görüşün arkasında bilimsel çalışmalar var. Bunu yaparak vücudunuzun kış uykusundan uyanmasını sağlayabilirsiniz.
* Jenn Berman ‘Erkek arkadaşınıza sadece dokunarak veya onu öperek erojen bölgelerinizde bulunan sinir uçlarını uyarabileceğinizi ve beyninize erotik mesajlar gönderebileceğinizi’ belirtiyor. Bu durum cinsel bir enerji oluşturur ve libidonuzun yükselmesini sağlayabilir.* Birbirinize yakınlaştıkça, doğal kimyasallar da işin içine girer. Her ikiniz de kendinizi iyi hissetmenizi sağlayan endorfin ve oksitosin hormonlarını salgılamaya başlarsınız. Bu hormonlar karşılıklı temastan zevk almanızı sağlar.
* Psikoterapist Jenn Berman, bir başka faktörün de etkisini vurguluyor; ilk hareketi yapmak! Berman’a göre, kontrolü ele almak kendinizi daha güçlü ve enerji dolu hissetmenizi sağlıyor ve böylelikle libidonuzun artmasına da katkıda bulunuyor.
* Bu nedenle öyle hissetmeseniz de heyecanlıymış gibi yapın. Televizyon seyrederken erkek arkadaşınıza dokunun, saçlarını okşayın veya o bulaşıkları makineye yerleştirirken ensesine küçük öpücükler kondurun. Ardından da teninin kokusu veya sıcaklığı gibi tensel şeylere odaklanın. Beyniniz ve vücudunuz mesajları alacaktır.